SÜLEYMAN SEYYİD (1842-1913)

Natürmort
Tuval üzerine yağlı boya,
33x41 cm

Süleyman Seyyid, 1842’de Maltepe’de doğdu. Eğitimini Mekteb-i Harbiye’de tamamlayan sanatçı
okulun iki resim hocasından, Pierre Guès ve Joseph Schranz’dan resim dersleri aldı.
Yaptığı karakalem, suluboya ve yağlıboya resimlerle takdir gören sanatçı, öğrenimini tamamlaması için Sultan Abdülaziz (hk. 1861-1876) tarafından 1862’de Paris’e gönderildi. Paris’te bir yandan Fransa’ya gönderilen Osmanlı öğrencilerinin Fransız okullarına uyum sağlaması için kurulan Mekteb-i Osmânî'ye devam ederken, bir yandan da Alexandre Cabanel ve Gustave Boulanger’nin atölyelerinde çalıştı. Burada geçirdiği sekiz yıl boyunca sergilere katıldı ve “Officier d’Académie” madalyasıyla ödüllendirildi. 1870’te İstanbul’a döndü, Mekteb-i Harbiye ve Tıbbiye ile askeri liselerde resim öğretmenliği, İnâs Sanâyi-i Nefîse Mektebi’nde ders nazırlığı, Orman ve Maâdin Mektebi’nde Fransızca öğretmenliği yaptı. Makale ve çevirileri gazetelerde yayımlandı. Ressamımız, realist ve natürmort üstadı olarak tanınır. Özellikle, meyve modellerinde yansıttığı renkler, fırçasının şiirleştirdiği ürünler olarak bilinir. Portreleri nadirdir. Doğaya tutkunluğu, eşeğine binerek, heybesine boya takımlarını koyup Alemdağı'na sık sık gittiği bilinen geleneklerindendir. Seyyid Bey, maddiyata düşkün olmadığından, hiçbir zaman fırçasını para kazanmak için kullanmamıştır. İki yüz kadar eseri olduğu söyleniyorsa da, bunların çoğunluğunun nerelerde ve kimlerde olduğu bilinmiyor. Ancak, İstanbul'un eski ailelerinin salonlarında Seyyid Bey'in bir natürmortuna tesadüf etmek mümkündür. Müzelerimizde Seyyid Bey'in pek az sayıda eseri vardır.